2 Mart 2013 Cumartesi

That Winter, The Wind Blows // 2013

Bir Kış Masalı...
Bir önceki Kore dizileri kuşağında beni pek cezbeden, peşinden merakla sürükleyen, duygu yoğunluğu yaşatan bir dizi yoktu. O nedenle olacak ki Kore dizilerine karşı bir soğukluk hissetmeye başlamıştım. Birkaç film çevirisiyle çeviri isteğimi giderirken, diğer ülke yapımlarına yönelmiştim. Hint filmi ve Japon dizilerine ağırlık verdiğim bu dönem aslında hala devam ediyor. Bitecek gibi de durmuyor üstelik.

Fakat 3-4 hafta önce yayına giren dizilerden ikisi fazlasıyla dikkatimi çekti. Bunlardan bir tanesi de buram buram dram kokan, rüyamsı bir atmosferde, harika oyunculukla bizi ekrana kilitleyen dizi  That Winter, The Wind Blows.

Dizi, adındaki gibi büyüleyici bir kış ortamı sunuyor bize. Benim gibi sıcaktansa soğuğu, yazdansa kışı tercih edenler için bulunmaz bir dizi ortamı.
Buna etkileyici oyunculuklarıyla Jo In Sung ve Song Hye Kyo eklenince sıradan gibi gözükebilecek bir konu bile bölüm sonu ne zaman geldi dedirtecek kadar sizi içine çekebiliyor işte. Uzun zamandır birbirine bu kadar yakışan, birbirlerini böylesine tamamlayan bir çift izlememiştim.

Genel bilgi ve Oyuncular:
Adı: 그 겨울, 바람이 분다 / That Winter, The Wind Blows
Diğer Bilinen Adı: Wind Blows in Winter
Tür: Melodram, Romantik
Bölüm Sayısı: 16
Yayın Kanalı: SBS
Yayın Tarihi: 2013-Şubat-13 / 2013-Nisan-04
Yayın zamanı: Çarşamba & Perşembe 21:55
Yönetmen: Kim Kyu Tae
Yazar: Noh Hee Kyung

Jo In Sung --> Oh Soo

Song Hye Kyo --> Oh Young

Kim Beom --> Park Jin-sung

Jung Eun Ji -->  Moon Hee Sun 
Diğer Oyuncular:
Kim Tae Woo
Bae Jong Ok
Kim Gyu Chul
Choi Seung Kyung
Seo Hyo Rim
Lee Jae Woo
Im Se Mi
Kim Young Hoon - Lee Myung Ho
Kyung Soo Jin
Shim Yi Young

Konusu:
Cheongdam'da mahallenin en iyi kumarbazı olarak bilinen bir adam (Jo In Seong) anlamsız bir hayat yaşamaktadır. Ailesi erken yaşta onu terketmiş ve ilk aşkı kaybolmuştur. Bu arada, bir kadın (Song Hye-Kyo) büyük bir şirketin varisidir fakat yalnızdır. O da zor bir hayat yaşamış. Görme yeteneğini kaybetmiş ve babası vefat etmiştir. Kadın, kendini etrafında olanlardan korumak zorundadır.

 Dizi, KBS2'de yayınlanan Iris II ve MBC'de yayınlanan 7th Grade Civil Servant adlı iddialı yapımlarla aynı yayın kuşağında olmasına rağmen reytingleri onlarla başa baş gidiyor. Oldukça başarılı olduğu çok açık.
Zaten benim bile Iris II'deki favori oyuncum Lee Beom Soo'ya rağmen bu diziyi izliyor olmam da Korelilerin hiç de haksız olmadığunın kanıtı.

 Aslında dizi 2002 Japon dizisi olan "Ai Nante Irane Yo, Natsu"nun ve daha sonra ondan uyarlanıp çekilen Kore filmi "Love Me Not" adlı filmin yeniden dizileştirilmiş hali. Ben iki yapımı da henüz izlemedim ama Koreliler sık sık Japon yapımlarını yeniden uyarlıyorlar. Ben de diyorum ki kaynak Japon yapımlarıysa kesin güzeldir. Hatta ve hatta Kore versiyonu böyle güzelse Japon versiyonu ne kadar güzeldir Allah bilir diyorum. :)
 Dizinin henüz ilk 6 bölümünü izledim ama sanki bir bölüm izlemiş gibi hissediyorum. Nasıl büyülenerek izliyorsam diziyi bölüm bitince büyük bir şaşkınlık yaşıyorum geçen zamandan dolayı.
Tabii ki bir sonraki bölümü izleme adına büyük bir merak duyuyorum. İzlerken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorken beklerken sanki saniyeler ilerlemiyor.


Fragmana da bakalım.

Dizinin içime işleyen, dinlerken başka dünyalara uçtuğum şarkısını da ekliyorum.


6 yorum:

  1. Bende izliyorum ama nedendir öyle ayılıp bayılmadım :S fazla sarmadı açıkçası ama sonh hye kyo çok çoook güzel burda.
    ilk defa bir kore dizisinde kadın başrol paspal,saç baş dağınık,kılıksız değil .
    gerçi şu aralar izlediğim hiçbirşeyi beğenmiyorum o ayrı :S

    cangemo

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cangım sana bu aralar bir şey oldu zaten. hehe
      Git gide bana benziyorsun hatta.
      Ruh haline göre değişiyor demek ki beğeniler. Şu sıralar bana en çok hitap eden dizilerden biri. Ortamı çok beğendim bir kere. Kar istiyorum, yaz gelmesin istiyorum. :):)

      Sil
  2. Biliyordum ben masumum hepsi senin suçun :P
    ama cidden şu aralar herleye burun kıvırıyorum :S song jon kinin filmine bile eh işte dedim :S o da jong ki nin muhteşem oyunculuğu yüzünden (laf aramızda senin çevirdiğin dizininde niye tuttuğunu anlamış oldum :D nice guyı diyorum )
    bu dizininde mekanları güzel seçilmiş ve kış atmosferini veriyor sana .
    ırıs 2 yi henüz izlemedim bakalım o mu yoksa bu mu :D
    cangemo

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Iris 2'ye daha başladım. Onu güncel takip etmeyeceğim ama Giant ve Salaryman'in senarist ve yönetmeninin yeni çalışması olan İncarnation of Money'i izliyorum. Onu da çok beğendim.
      Araya başka ülke yapımlarını sokup, Kore dzilerinin dozunu azaltınca izlediğim nadir yapımları biraz daha beğenir oldum sanırım. :)

      En güzel Kore filmi bile öyle çok süper olmuyor zaten.
      O filmi henüz Türkçe altyazılı izlemedim ama ilk nete düştüğünde biraz göz atmıştım. Fena durmuyordu ama izlemeden bilemem. :)

      Sil
  3. GÜZEL BİR DİZİYDİ AMA ABİ KARDEŞ KISMINI ÇOK UZATMIŞLARDI BİRAZ KISALTIP ÇEKİŞMELİ BİRŞEYLER YAPABİLİRLERDİ..BEN YENİ BAŞLADIM KORE DİZİLERİNİ İZLEMEYE VE İZLEDİĞİM 2. DİZİ BUYDU.OYUNCULUKLARI GÜZELDİ.ÖZELLİKLE Jo In Sung UN GÜLÜŞÜNE VE ANİ ÇIKIŞLARINA BAYILDIM..BAŞARILILAR DİZİ KONUSUNDA KORELELİLER BENCE.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Abi kardeş kısmına katılıyorum, biraz sınırı aşmaya bile başlamışlardı artık. Diğer konularda özellikle dizinin ilk yarısı gerçekten güzeldi.

      Koreliler gitgide orjinalliklerini bozsalar da genel itibarıyla birçok kişiye hitap edecek diziler yapmayı başarıyorlar, dediğin gibi gerçekten güzel yapımlar çıkartabiliyorlar ortaya.

      Sil